7 Ağustos 2008 Perşembe

ÇOCUKLARIN HAKLARINI BİLMEK

ÇOCUKLARIN HAKLARINI BİLMEK[1]

*ÇOCUĞU GÜZEL TERBİYE, EVLÂDIN BABASINDAKİ HAKLARINDANDIR. (BEYHEKÎ)

Aile yuvasında huzur ve saadeti temin eden en önemli varlık çocuklardır. Çocukların da iyi insan olarak yetiştirilmeleri bütün ana-babaların hedefleri arasındadır.

Dini vazifeleriyle, zarûri olan dünyaya ait bilgilerle donatılması, yüzücülük ve spor hareketlerinin öğretilmesi de bunlar arasındadır. Hadis-i Şerifte;

Çocuğun babası üzerine hakkı; güzel isim vermesi, kitabı öğretmesi ve onu evlendirmesidir. Bir diğer hadisi şerifte de: Çocuğun babası üzerinde hakkı; yazıyı öğretmesi, yüzmeyi ve atıcılığı öğretmesi ve helâl rızıkla beslemesidir. (Tecrid terc. C. 4, s. 591-592)

Kur'an-ı Kerîm’de:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا قُوا أَنفُسَكُمْ وَأَهْلِيكُمْ نَارًا... {6}

Ey imân edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun... (Tahrim, 6) buyurulmaktadır.

Ateşten korumak, kulluğa ait bilgileri bilmek ve yapmakla olur. Evlâdına Allâh-ü Teâlâ’yı ve peygamber (s.a.v.) efendimizi öğretmeyen, sevdirmeyen ana ve babalar onun hem dünya hem de ahiret katili sayılır.

Ana-babanın, evlâdlarını cehennem ateşinden koruması, dünya ateşinden korumasından daha önemlidir. Cehennem ateşinden korumak da; imânı, farzları, haramları öğretmekle, ibadete alıştırmakla ve dinsiz ahlâksız arkadaşlardan korumakla olur. Bütün kötülüklerin başı kötü arkadaştır.

Ana-baba merhametli iseler, evlâdlarını seviyorlarsa evvelâ dinlerini öğretirler, sonra da dünya ile alâkalı ilimleri. Dinlerini öğrenmeyi ihmal edip, dünyada yalnız para kazanılacak bilgileri öğretirlerse, merhametsizlerin en merhametsizleri oldukları meydana çıkar.

ÇOCUK NE YAŞIYORSA ONU ÖĞRENİR

*ALLAHÜ TEÂLÂ BUYURUR Kİ: İSMİ, AHMED, MUHAMMED, MAHMÛD GİBİ HABÎBİMİN İSMİNDEN OLAN MÜ'MİNE AZÂB ETMEKTEN HAYÂ EDERİM. (R.NÂSİHÎN)

Eğer bir çocuk sürekli eleştirilmişse; kınama ve ayıplamayı öğrenir.

Eğer bir çocuk kin ortamında büyümüşse, kavga etmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa, sıkılıp, utanmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse, kendini suçlamayı öğrenir.

Eğer bir çocuk hoşgörüyle yetiştirilmişse, sabırlı olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk desteklenip, yüreklendirilmişse, kendine güven duymayı öğrenir.

Eğer bir çocuk övülmüş ve beğenilmişse, takdir etmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, adil olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk güven ortamı içinde yetişmişse, inançlı olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk kabul ve onay görmüşse, kendini sevmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse, bu dünyada mutlu olmayı öğrenir. [2]

KISSA VE HİKAYELER

GÖREVDEN AZLEDİYORUM

*ÇOCUKLARINIZI ÇOK ÖPÜN, HER ÖPÜŞTE CENNETTEKİ DERECENİZ YÜKSELİR. (BUHÂRÎ)

Hz.Ömer, birini bir göreve ta'yin eder. O zat, görev emrini almak üzere Hz. Ömer'in huzûruna gelir. Hz.Ömer'in çocuğunu öptüğünü görür ve der ki:

-Benim birkaç çocuğum var, ama hiç birini öpmem. Hz.Ömer'in şekli değişir ve şöyle der:

-Senin küçüklere, şefkatin, merhametin yok. İnsanlara nasıl merhamet edersin? Verilen görevden seni azlediyorum, buyurarak vazife emrini imzalamaz.



[1] Derleyen, YETER Hasan Vehbi, Emekli öğretmen, Honaz / 2007

[2] (Nolte, 1975.)

Hiç yorum yok: