28 Ağustos 2008 Perşembe

İFRÂT VE TEFRİT

İFRÂT VE TEFRİT[1]

İNSAN AZAP ÇEKMEZ, ALLAH YAZMAYINCA

ALLAH AZAP YAZMAZ, İNSAN AZMAYINCA !

GÜZEL SÖZ

İfrat; Aşırılık, taşkınlık, ölçüyü kaçırma, mübalağa anlamlarındadır. Herhangi bir konuda ölçüyü aşma, aşırı davranma, taşkınlık göstermedir. Olumlu ve olumsuz anlamda en uç noktalardır. Bir işte, sözde veya davranışta haddi aşma, pek ileri gitme, aşırı olma durumudur.[2]

İfrat derecede; aşırıya gitmek anlamındadır. Bir çizgideki aşırı ucu temsil eder. Tefrit ise bu çizginin yetersiz ucunda kalan kısımdır. Savurganlık ifrat, cimrilik ise tefrittir.

İfrat, bir işi olduğundan çok fazla bir şekilde yapmaktır. Yani aşırıya gitmektir ve bu da insanın kendi işini zorlaştırmasıdır.

İbni Abbas rivayet ediyor:

Dinde aşırı gitmekten sakının. Zira sizden önce dinde aşırı gidenler helak oldu. (Nesa-i, Kitabu’1-Hacc, 5/268)

Bu konuda Yüce Allah şöyle buyuruyor:

قُلْ يَا أَهْلَ الْكِتَابِ لاَ تَغْلُواْ فِي دِينِكُمْ غَيْرَ الْحَقِّ ….{77}

De ki: Ey ehl-i kitap! Dininizde haksız yere taşkınlık etmeyin. Daha önce sapmış, birçoklarını da saptırmış ve doğru yoldan ayrılmış bir kavmin isteklerine uymayın. (Maide, 77)[3]

İyilik, tam orta yol demektir. Normalden ileri veya geri olmak, yahut ortanın sağında, solunda olmak, iyilikten ayrılmak olur. Ortadan uzaklığı kadar, iyiliği azalır. Hak yol birdir. Sapık, bozuk yol ise, çoktur. Orta yol deyince, iki şey anlaşılır: Bir şeyin tam ortasıdır. İkincisi, izafi, takdiri orta olmaktır. Yani belli bir şeyin ortasıdır. O şeyin ortası olduğu için, her şeyin ortası olmak lazım gelmez. Ahlak bilgisinde kullanılan, bu ikinci ortadır. İyi huy, tam ortada olmak değil, ortalamada olmaktır. Kötü huy da, bu ortalamanın iki tarafına ayrılmaktır. İyi huyların hepsi ortalama miktarlardır. Her birinin ifrat ve tefriti birer kötü huy olur. Hak olan, doğru olan, ikisinin ortasıdır. Bunun tam karşılığı olan Türkçe bir kelime yok. Orta kelimesi tam karşılamıyor. Arapça vasat deniyor, itidal deniyor. Fransızca normal deniyor. İfrat ve tefritin de, karşılığı olan Türkçe bir kelime yok. İkisine de, aşırılık denebilir. İfrat normalden fazla, tefrit de normalden az demektir. Biri, diğerinin zıddıdır. Mesela, çok uyumak ifrat, çok az uyumak tefrittir. Her işin uygun olanı, aşırılıklardan uzak, vasat olanıdır. İfrat işi yapana müfrit denir. İleri giden, haddini aşan demektir.

İfrat ve tefrît'in ikisi de kötüdür. Doğrusu ve en iyisi ortada olandır. (İmâm-ı Rabbânî)

Dünya ile ahiretini birlikte yürütebilen kişi, orta yolda gidenlerdendir. Dünya işlerinde de, orta yol üzere bulunmak, kişinin izzet ve şerefini arttırır.

Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:

İfrat ve tefritten uzak durun. (Buhari)

Hayr-ül-ümûr evsâtuhâ = İşlerin en iyisi vasat olanıdır. (Deylemi, Beyheki)

İKİ İHTİLÂLCİ: İFRAT VE TEFRİT

*DOĞRU YOLDA OLUN, ORTA YOLU TUTUN. (BUHARÎ)

İfrat; ortalamanın üstüne çıkarak haddi, ölçüyü aşarak sınırları zorlamak; tefritse, ortalamanın altında kalıp, sınırları zorlamak anlamına geliyor. İkisi de aşırı uçlardır. Hayırlısı, orta çizgiyi tutturup vasat olabilmektir.

Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem bu konuda şöyle buyurmaktadır:

Her işte ifrat ve tefritten uzak dur, vasatını tercih et. Çünkü işlerin en hayırlısı orta olanıdır. (Beyheki)

Zenginlikte ve fakirlikte orta yolu güzel tutmayan, kullukta da orta yolu güzelce tutamaz. (Bezzar)

Kutlu Doğum Haftası'nda bile, çocukların ilahi söylemesini gericilik, Peygamber sevgisini anlatmasını yobazlık olarak görenler ifrat ve tefrit kavramına girmiyor mu? Yargıda, bürokraside, medyada İslam ile ilgili anlamsız -hadi düşmanlık demeyelim- bir önyargı ifrat ve tefrit kavramına girmiyor mu?

Referanslarını Karl Marks olarak açıklamayı marifet sayanlar, akşam evlerine gidip şarap içmeyi erdem addedenler, gazetelerinin internet sayfasını sapık forum sitelerinin ana sayfası gibi yayınlayanlar, bu ülkenin inançlı insanlarını potansiyel düşman olarak görüyorlar mı, görmüyorlar mı? Dini camiden, dindarlığı Ramazan ayından ibaret zannedenler var mı, yok mu? Bu eli kanlı psikopat gençler kimin eseri biliyor musunuz? Baleyi namaz ile karşılaştıranlar, Atatürk'ü Peygamber'in karşısına oturtanlar, halkın inancına, çekinmeden dogma ve boş inanç diyenlerin eseri. Zira gerçek din, elini masum insanın kanına bulayanları ebedi olarak cehenneme yollar. Medyanın dini ile gerçek dinin farklı olduğunu ne zaman fark edecekler acaba? Gerçek dine göre, bir gemide 99 cani, bir masum olsa bile o gemi batırılmaz! Gerçek Müslüman değil insana, bir karıncaya bile zarar vermez, veremez.

Bu kan onların eline de bulaşmış durumdadır...



[1] Derleyen, YETER Hasan Vehbi, Emekli öğretmen, Honaz / 2008

[2] Sözlük manaları

[3] Büyük Günahlar, İmam Zehebi, Ravza yayınları, İstanbul, 2001/202

Hiç yorum yok: