7 Ağustos 2008 Perşembe

CENNETİ ARZULAMAK

CENNETİ ARZULAMAK[1]

*CENNET NİMETLERİ İLE, DÜNYADAKİLER ARASINDA YALNIZ İSİM BENZERLİĞİ VARDIR. (HADİS-İ ŞERİF)

Cennet; İnanan ve müslüman olarak yaşayıp ölenlerin, ahirette sonsuz olarak içinde kalacakları yerdir. Uçmak da denir. Allah’ın insanlara müjdelediği, ölümden sonraki alemde bulunan, Allah’a inanan, günah işlememiş veya günahlarından temizlenmiş olanların gireceği fevkalade güzel yerdir. Cennetin varlığını bütün peygamberler, onların yolundan gelen alimler ve ermiş kişiler, evliyalar ittifakla haber vermişlerdir.

Esasen Allah’ın adaleti cehennem gibi cennetin de varlığını gerektirir. İnananlar ölümün; ebedi bir hiçlik değil, ölümsüzlüğe geçiş, yolculuk olduğuna inanıyorlar ve bunalım içinde değil, mutluluk içindedirler. İnananların ve iyilerin bu halleri cennetin varlığını gösteren hayattaki belirtilerinden biridir.[2]

Cennette ölüm yoktur. Hayat sonsuzdur. Orada her tür nimet bulu­nur. Üzüntü, kin ve nefret yoktur, sevinç ve mutluluk vardır.

Cennetteki nimetler, yiyecekler, içecekler insanların düşünebildiklerinin ötesinde bir güzelliktedir. Onlar, dünyadaki nimetlere benzemezler.

Cennetlikler, altlarından ırmaklar akan köşklerde kalacaklar, her tür meyveden yiyeceklerdir.

Cennete girmeyi hak eden o mutlu insanlar, Yüce Allah'ı görebile­ceklerdir. Peygamberimiz bu konuda şöyle buyurmuştur:

Muhakkak ki siz, gökyüzünde parlayan şu ayı gördüğünüz gibi, Rabbinizi de gözle açıkça göreceksiniz. Onu görmekte haksızlığa uğ­ramayacak, kargaşaya düşmeyeceksiniz. (Buhari, Müslim)

İşte bu, yani Allah'ı görme, cennetlikler için en büyük nimet ve ödül olacaktır.

Peygamber Efendimiz Hadis-i şeriflerde buyurdu ki:

Cennette hiç kimsenin görmediği, işitmediği ve hayâl bile edemediği nimetler vardır. (Müslim)

Rüya ile dünya hayatı bile mukayese edilmez. Rüyada gözlerimiz kapalı olduğu hâlde çok yerleri görürüz. Dilimiz oynamadığı hâlde konuşuruz. Yani görmemiz göz ile konuşmamız dil ile değildir. İşitmemiz kulak ile yürümemiz ayak ile değildir. Rüyada hükümdar olsak ne çıkar. Az sonra uyanınca, hayâl olduğu görülür. İşte dünya hayatı da, rüya gibidir. Asıl hayat olan ahirette hükümdar olmak gerekir. Peygamberimiz Hazreti Muhammed Sallallahü Aleyhi ve Sellem Hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır:

İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar.

KISSA VE HİKAYELER

HAMAM PARASI

*CENNETTE YÜZ DERECE VARDIR. HER İKİ DERECE ARASINDA YÜZ YILLIK YÜRÜME MESAFESİ VARDIR. (HADİS-İ ŞERİF)

İbrahim Edhem Hazretleri bir gün hamama girmek istemiş. Ha­mamcıya:

-Param yok, hamama girmeme müsaade etmez misiniz? demişti.

Hamamcı parasız hamama girilmez diyerek hamama sokmadı, İbrahim Edhem Hazretleri ısrar etti ise de hamamcı kabul etmedi. Boynu bükük olarak hamamdan ayrılan İbrahim Edhem Hazretleri, öyle bir bağırış bağırdı ki yer gök çın çın öttü... Bu sesi duyan halk, ağlamak­ta olan İbrahim Edhem Hazretlerinin başına toplanıp :

-Bu kadar feryada hacet yok, hamam parasını biz verelim de ağlama! dediler.

İbrahim Edhem Hazretleri toplanan kalabalığa şöyle seslendi :

-Ey ehalî! Siz, benim hamama giremediğim için mi ağladığımı sanıyorsunuz? Ben hamama giremediğim için ağlamıyorum. Ben dün­yada iken parasız hamama bile sokmuyorlar... Ya ahirette de senin cen­nete girecek bir amelîn yok diye kapıdan geri çevrilirsem benim halim ne olur? diye ağlıyorum... Çünkü salih amelî olup oraya girmeyi hak etmeyenleri içeri sokmayacaklar, buyurdu.[3]



[1] Derleyen, YETER Hasan Vehbi, Emekli öğretmen, Honaz / 2007

[2] Sözlük manaları

[3] Büyük Dini Hikayeler

Hiç yorum yok: