20 Eylül 2008 Cumartesi

GÜNAH KAVRAMI

GÜNAH KAVRAMI[1]
* HİÇBİR GÜNAHKÂR BAŞKASININ GÜNAH YÜKÜNÜ ÇEKMEZ. (İSRÂ,15)
Günah, Farsça bir kelime olup, dinde suç sayılan, Allah’ın yasak ettiği söz ve davranışlar demektir. Allah’ın yapın dediği bir şeyi yapmamak günah olduğu gibi, yapmayın dediği bir şeyi yapmak da günahtır.
Bir örnek olmak üzere, Allah Teâlâ inananlara namaz kılmayı emretmektedir. Ergenlik çağına gelen aklı başında her müslüman, Allah’ın bu emrini yerine getirmekle yükümlüdür. Böyle bir kimse namaz kılmayacak olursa büyük günah işlemiş olur.
Bir başka örnek; Allah Teâlâ, aralarında nikah bağı bulunmayan başka bir kadınla erkeğin cinsel ilişkide bulunmalarını yasaklamıştır. Allah’ın bu yasağına uymayanlar da büyük günah işlemiş olurlar.
Kur’an-ı Kerim, günahları, büyük ve küçük olmak üzere iki kısma ayırır. Ancak büyük ve küçük günahların nelerden ibaret olduğu hakkında fazla bilgi vermez. Konu ile ilgili ayetlerden bir tanesinde şöyle buyurulur:
إِن تَجْتَنِبُواْ كَبَآئِرَ مَا تُنْهَوْنَ عَنْهُ نُكَفِّرْ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَنُدْخِلْكُم مُّدْخَلاً كَرِيمًا {31}
Eğer yasaklandığınız büyük günahlardan sakınırsanız, küçük günahlarınızı örteriz ve sizi şerefli bir yere sokarız. (Nisa, 31)
Şüphesiz günahların hepsi eşit değildir. Bir adamı haksız yere dövmek ve yaralamak günah olduğu gibi, onu öldürmek de günahtır. Fakat bunlar, aynı seviyede değildir.
Bedrüddin Aynî diyor ki: “Günahın büyüklük ve küçüklüğü izâfî yani bağıntılıdır. Bir günah ki ondan daha büyük bir günah varsa o günah kendisinden daha küçük olana nispetle büyüktür. (Umdetü’l-Kârî, Şerh ü Sahîhi’l-Buhârî.13/216.) Bu itibarla günahlar, birbirlerine nispetle büyük ve küçük olmak üzere iki kısma ayrılır.
Peygamberlerden başka hiç kimse masum yani günah işlemekten korunmuş değildir. Peygamberlerde bulunması gerekli sıfatlardan birisi ''İsmet'' sıfatıdır ki, onlar günah işlemekten korunmuşlar demektir. Peygamberlerin dışında bu sıfat kimsede bulunmaz. Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi ve Sellem buyuruyor:
Ademoğlunun hepsi günah işler. Günah işleyenlerin en hayırlısı ise tövbe edenlerdir. (İbn Mâce, Zühd, 30)
Büyük de olsa günah işleyen kimse dinden çıkmaz, günahkar olur. Kalbinde inancı olduğu halde ibadet görevlerini ihmal eden, şirk, nifak ve küfür dışındaki günahlardan birini veya birkaçını işleyen kimse, işlediği günahı helal saymıyorsa bu kimse mü’mindir, ama günahkâr mümindir. Elbette yükümlü olduğu ibadetleri yapmadığı ve büyük günah işlediği için cezayı haketmiştir. Allah Teâlâ dilerse onu bağışlar, dilerse günahı oranında cezalandırır, ama imanı olduğu için er geç cennete girer.

KISSA VE HİKAYELER

YAŞLI KIZILDERİLİ REİSİ
* BENİM İÇİN EN BÜYÜK İNSAN, DÜŞÜNCELERİ İLE DUYGULARI ARASINDA KÖPRÜ KURABİLENLERDİR. (BONAPARTE)
Yaşlı adam kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede birbiriyle boğuşup duran iki köpeği izliyorlardı. Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtı ve oniki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı.
Dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki iri köpekti bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için biri yeterli gözükürken niye ötekinin de olduğunu, hem niye renklerinin illa da siyah ve beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık. O merakla sordu dedesine.
Yaşlı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı.
- Onlar, dedi, benim için iki simgedir evlat.
-Neyin simgesi, diye sordu çocuk.
-İyilik ile kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanımda tutarım onları.
Çocuk, sözün burasında, mücadele varsa, kazananı da olmalı diye düşündü ve her çocuğa has bitmeyen sorulara bir yenisini ekledi:
-Peki, sence hangisi kazanır bu mücadeleyi?
Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa:
-Hangisi mi evlat? Ben hangisini daha iyi beslersem o!

[1] Derleyen, YETER Hasan Vehbi, Emekli öğretmen, Honaz / 2008

Hiç yorum yok: